15 Temmuz 2016 tarihinde milletimizin iradesine, demokrasiye ve anayasal düzene yönelik gerçekleştirilen hain darbe ve işgal girişiminin üzerinden dokuz yıl geçti. Bu karanlık gecede, anayasal düzeni ortadan kaldırmayı amaçlayan illegal bir yapı; tanklar, silahlar ve savaş uçaklarıyla halkın iradesine saldırmış, Türkiye Büyük Millet Meclisini hedef alarak demokrasiye saldırmıştır.
Türkiye Hukuk Platformu olarak bu menfur kalkışmayı bir kez daha en güçlü şekilde lanetliyor; hayatını kaybeden şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi minnetle anıyoruz.
15 Temmuz gecesi yalnızca bir darbe teşebbüsü değil, aynı zamanda Türkiye’nin bağımsızlığına, millî egemenliğine ve hukuk devletine karşı planlı bir işgal girişimiydi. Ancak Türk milleti, topyekûn bir direnişle bu saldırıyı bertaraf etmiş; iradesini çiğnetmeyeceğini tüm dünyaya ilan etmiştir.
Biz hukukçular; darbe ve işgal girişimlerine karşı en etkili ve sürdürülebilir direniş, adalete olan inançla, hukukun üstünlüğü ilkesine sadakatle ve toplumsal dayanışmayla mümkün olacağını biliyoruz. Bu nedenle 15 Temmuz, yalnızca bir direnişin değil, aynı zamanda hukuk devleti ve demokrasi mücadelesinin miladıdır.
Bu vesileyle, yargının bağımsızlığını, anayasal düzeni ile temel hak ve özgürlükleri her koşulda savunmaya devam edeceğimizi; darbeci zihniyetle ve onun tüm yapı ve uzantılarıyla hukuki zeminde mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğimizi kamuoyuna saygıyla bildiririz.
